Lütfen telefonunuzu dik konuma getiriniz.

Tanıtım

Genel Bilgiler

Kulak Burun Boğaz Uzmanı; dış-orta-iç kulak, burun, paranazal sinüsler, nazofarenks, orofarenks, hipofarenks, oral kavite, larenks, servikal özefagus, trakea, ön kafa tabanı, orta kraniyel fossa, arka kraniyel fossa, yüz, baş ve boyunun konjenital edinsel, travmatik, enfeksiyöz, enflamatuvar, alerjik, onkolojik ve morfolojik hastalıklarının ve işitme, anlama, koku, tat, denge, ses, konuşma, yutma bozukluklarının tanısı, tedavisi ve izlemini belirlenmiş klasik ve teknolojik yöntemlerle uygulayabilen uzmanlık belgesi almış tıp doktorudur. Anabilim dalımızın amacı da, Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumuna bağlı Eğitim ve Araştırma Hastanelerinde uzmanlık eğitimi alan asistan hekimlere bu yetkinlikleri kazandırmak, Sağlık Bilimleri Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencilerinin de temel kulak burun boğaz bilgileri ve yetkinlikleriyle yetişmesini sağlamaktır.


Tarihçemiz

 

Otolojinin tarihi 19.yy ortalarına dayanır.
Larengoloji ise Manuel Garcia’nın bir ayna yardımı ile insan larenksini görüntülediği 1854 Eylül tarihinde doğmuştur.
KBB,20.yy’da larengoloji ile otolojinin birleşmesi sonucunda ortaya çıkmıştır.
Larengologların larenks aracılığı ile havayolları ile ilgilenmeye başlamaları ve otologların da östaki tüpleri nedeniyle kulağın derinliklerini araştırmaya başlamaları ve ek olarak da iki disiplinin tek bir organda -burunda- yoğunlaşmaları Kulak-Burun-Boğaz Bilim Dalının gelişimini sağlamıştır
İlk otoloji koltuğu Viyana Üniversitesi’nde yapıldı ve ilk otoloji kliniği de 1873’de burada açıldı.
Büyük bir genel cerrah olan Billroth, bu koltuğun icadını şu sözlerle desteklemiştir:”Bu küçük ve önemli alete,üniversite sınırları içinde bir yer vermek çok güzel olmuştur.”Ayrıca Billroth otolojiyi,”zor ve nankör” bir disiplin olarak nitelemişti.
İlk Larengoloji Koltuğu
İlk larengoloji koltuğu da Viyana’da yapılmıştır ancak ilk larengoloji kliniği 1863’de İngiliz larengolog Morell Mackenzie tarafından İngiltere’de açılmıştır.
Alın aynasının kullanımı Bozzini zamanlarında başlamıştır(1800’lü yıllar).Bozzini kendi larenksini görüntülemek için ayna kullanmıştır.
Londra’lıbir cerrah olan John Avery,alnına eğimli bir ayna takmış ve bir mumu da ışık kaynağı olarak kullanmıştır.
İspanyol bir müzisyen olan Garciaise bir aynalar sistemi ve mum kullanarak ilk olarak 1854’de kendi larenksine bakmıştır.
Kendisi ses eğitimcisi olan Garcia, müzikal fonasyonun nasıl olduğunu anlamak için bu muayeneyi kendi kendine yapmıştır.
ABD’de ise ilk indirek larengoskopi1858’de Ernst Krackowizer tarafından yapıldı.
İlk direkt larengoskopiyi1895’de Kirsten’nin gerçekleştirmesine rağmen,tekniği geliştiren ve popülarize eden Killian oldu.
19.yy’ın ikinci yarısında Viyana’da genel cerrah olan Billroth ve asistanı Czerny insanda ilk kez total larenjektomiyi başarıyla uyguladılar.
Aslında Billroth ilk total larenjektomi ameliyatına başlarken parsiyel larenjektomi operasyonu yapmak üzere başlamıştır.Bunun mümkün olmadığını peroperatif olarak görerek,hastayı ameliyatın yarısında uyandırmış ve onayını aldıktan sonra total larenjektomiyi tamamlamıştır.
Eski uygarlık dönemine ait veriler incelendiğinde,MÖ 400 yıllarında Yunan Hipokrat’ın dil kanserli bir olguyu tanımladığı,MÖ 50 yıllarında Yunan-Bizans hekimi Asklepiades’in difteri için trakeotomi yaptığı,MS 30’lu yıllarda Celsus’un dudak kanserli bir hastada rezeksiyon ve rekonstrüksiyon yaptığı görülür. 19.yy ortalarında anestezi, asepsi-antisepsi ve patolojideki gelişmeler ,tüm kanserlerde olduğu gibi baş-boyun kanserlerinin de cerrahi tedavisine katkıda bulundu.1858’de mikroskobik patolojinin sistematize olmasında esas katkısı olan Rudolf Wirchow’un“Hücresel Patoloji” kitabı çıkmıştır. Wirchow’un kitabındaki veriler,en azından başlangıç aşamasında kanser hücrelerinin lokalize kaldığını gösterdi.Eski inanışa göre kanserin sistemik olduğu saplantısının kırılması,cerrahi tedaviyi cesaretlendirdi. 1847’de eter,1849’da kloroform anestezide ilk kez kullanılmaya başlandı.1870’de asepsi kavramının gelişmesi cerrahi tedaviye ivme kazandırdı. 1781’de ilk kez John Hill tütünü kanser nedeni olarak suçlamıştır. 1775de Sir Percivall Pottbaca temizleyicilerinde,1795de ise Sömmerring pipo içicilerinde baş-boyun kanseri varlığını bildirdi. Uzun süre oral kanserlerin nedeni olarak sifiliz suçlandı.19.yüzyıl sonlarına doğru ise Henry T.Butlin,yazdığı kitapta,3 S’yi,”Sigara,Alkol,Sifiliz (smoking,spirits,sifiliz)” dil kanserlerinin nedeni olarak belirtti.
Bill Hosekafa tabanında yaptığı birkaç girişim ile nörootolojinin temellerini atmıştır. Mosherve Cottleen iyi bilinen eski rinologlardır. Messerklinger,Stambergerve Wigand transnazal endoskopik cerrahinin ilerlemesini sağlayan önemli rinologlardır. Jacques Joseph en iyi bilinen ilk burun plastik cerrahlarındandır.Yakın zamanlarda ise Goldman, Anderson ve Tardy’nin isimleri sayılmalıdır.
Baş-boyun kanseri tedavisinde John Conley,John Loreve Joseph Hirosuke Ogura öncü isimler olmuşlardır.
19.yy sonu 20.yy başlangıçlarında iki ABD başkanının (UlysessS.Grant ve GroverCleveland) baş-boyun bölgesi kanserlerinden ölmesi üzerine bu hastalıklara ilgi daha da arttı.
Ayrıca ünlü psikiyatrist Sigmund Freud da sert damak kanseri tanısı almış olup 16 yıl boyunca hastalığına yönelik 33 kez ameliyat olmuş ve birçok kez radyum ve eksternal radyasyon tedavisi almıştır. Ancak hiçbir zaman küratif tedavi olmayıp yine bu hastalıktan ölmüştür.
1895’de Wilhelm Conrad Roentgen’inX ışınlarını bulması ve 1896’da Becquerel’in radyoaktivite fenomenini tanımlaması ile Radyoterapi baş-boyun kanserlerinin tedavisinde ön plana çıkmıştır.
1902’de New Orleans’da bir KBB doktoru larenks kanserli hastanın X ışını ile tedavisini sundu.
Osmanlılarda Avrupa’ya açılma ve batılılaşma hareketleri Sultan II. Mahmut döneminde başlamıştır. Batılı anlamda ilk modern Tıp Okulu 1827 yılında İstanbul’da Galatasaray’da kurulmuş ve başına da Avusturyalı bir Hekim olan Charles A. Bernard getirilmiştir. Ordu ve ülkenin ihtiyacı için doktor yetiştirmeyi amaçlayan bu Askeri Tıp Okulu’nun süresi 6 yıl ve eğitim dili de Fransızca olarak belirlenmiştir. Bu okula hoca yetiştirmek ve Tıp alanındaki yenilikleri getirtmek üzere 1871 yılından itibaren Avrupa’ya, Paris ve Viyana’nın ünlü hastanelerine hekimler gönderilmiştir. KBB eğitimi almak üzere Paris’e gönderilen ilk kişi, Civani Ananyan Bey olup 1875 yılında İstanbul’a dönmüştür. O dönemde henüz KBB Uzmanlığı olmadığı için İç Hastalıkları bünyesinde muallim muavini olarak KBB eğitimine memur kılınmıştır. 17 Şubat 1878 de KBB dersleri muallimliğine getirilmiştir ki bu tarih Türkiye’de KBB’ın başlangıcı olarak kabul edilebilir. Civan iAnanyan Bey’in öğrencisi olarak Paris’e giden ve orada KBB öğrenimi gören ikinci kişi Şefik Paşa olup,1890 yılında yurda döndüğünde ilk bağımsız KBB Kliniği kurulur ve başına da Şefik Paşa atanır. Ancak bu dönemde KBB hastalarının tedavisinde, buruna tampon yerleştirilmesi ve tonsillektomi dışında başka girişimler uygulanmazdı.
1894 yılında Gülhane Profesörler Kurulu tarafından seçilerek Berlin’e gönderilen Ziya Nuri Bey Türkiye’de modern KBB’nin gelişiminin ilk öncüsü olmuştur. Berlin Kaiser Wilhelm Akademisi’nde eğitim gören ve yeniden diploma alan Ziya Nuri Bey, yine Berlin Charité Hastanesi KBB Kliniğinde Prof. Trautmann ve Prof. Fraenkel ile birlikte çalışmış ve KBB Uzmanı olmuştur. Daha sonra Hartman ve Babinsky Kliniklerine devam etmiş, Paris’te Lermoyez ve Castexin Kliniklerinde çalışmalarda bulunmuş, Leipzig, Halle ve Viyana’da KBB Kliniklerinde gözlemci sıfatıyla incelemeler yapmıştır. 6 yıl sonra, aldığı bu modern KBB eğitimi ve bilgisiyle yurda dönen Ziya Nuri Paşa, 1900 yılında Gülhane Askeri Hastanesi’nde KBB Kliniğini kurmakla görevlendirilmiştir. 1908 yılında Askeri ve Sivil Tıp Okullarının birleştirilmesi ile
oluşturulan Tıp Fakültesi’nin de ilk KBB Profesörü olmuştur. 1900 yılından sonra Ziya Nuri Paşa ile birlikte, Gülhane Askeri Hastanesi KBB Kliniği’nde Konjenital Kulak yolu atrezilerinin tedavisi için kulak yolu rekonstrüksiyonu, mastoidektomiler, trakeotomiler, radikal frontal ve ethmo-
id sinüs ameliyatları,polip eksizyonları, turbinotomiler, Tonsillektomi-Adenoidektomi, SMR ameliyatları, endolarengeal operasyonlar ve trakeobronkoskopiler uygulanmaya başlamıştır.
Avusturya’lı Ferdinand Grati’nin sağır çocukların eğitimi için özel okullara olan gereksinimi Padişaha iletmesi üzerine, Eğitim Bakanı Münif Paşanın emirleriyle Osmanlıda ilk Sağır ve Dilsiz Okulu İstanbul’da 30 Eylül 1889’da kuruldu. 1920’ye kadar olan 40 yıllık dönemde, Türk KBB Literatürüne çeşitli yazarlar tarafından Fransızca, Almanca ve Osmanlıca lisanlarında toplam 105 Bilimsel yayın kazandırılırken,8 tane de KBB Kitabı yayınlanmıştır. Bu kitaplardan ilki Dr. Photiades tarafından yazılan “Burun ve Boğaz Hastalıkları“ olup, 1884 yılında yayınlanmıştır.
İkinci kitap ise Dr.Mehmet Neşet’in Levy’den tercüme ettiği ve 1892 yılında yayınladığı “Emraz-ı Üzniye“ dir. Osmanlı İmparatorluğunun son dönemine tekabül eden 1880-1920 arasındaki 40 yıl, İmparatorluğun sürekli savaşlarla uğraştığı ve gerileme dönemini yaşadığı zaman periyoduna rastlamaktadır. Buna rağmen o dönemin KBB Hekimleri Avrupa’daki gelişmeleri yakından izlemiş ve hatta bu dala önemli bilimsel katkılarda bulunabilmişlerdir. Onlar ve daha sonra gelecek olanlar, 1920’den sonra Atatürk’ün kurduğu ve yeni gelişen Türkiye Cumhuriyeti’nde modern KBB’nin temellerini atmışlardır.

 

Akademik Kadromuz

Prof. Dr. SUAT TURGUT
Prof. Dr. SUAT TURGUT
Başkan
Prof. Dr. AYŞE ASLI ŞAHİN YILMAZ
Prof. Dr. AYŞE ASLI ŞAHİN YILMAZ
Prof. Dr. ERDEM ATALAY ÇETİNKAYA
Prof. Dr. ERDEM ATALAY ÇETİNKAYA
Prof. Dr. İBRAHİM ENGİN ÇEKİN
Prof. Dr. İBRAHİM ENGİN ÇEKİN
Prof. Dr. MELTEM AKPINAR
Prof. Dr. MELTEM AKPINAR
Prof. Dr. ÖMER NECATİ DEVELİOĞLU
Prof. Dr. ÖMER NECATİ DEVELİOĞLU
Prof. Dr. ÖZER ERDEM GÜR
Prof. Dr. ÖZER ERDEM GÜR
Prof. Dr. TOLGAR LÜTFİ KUMRAL
Prof. Dr. TOLGAR LÜTFİ KUMRAL
Prof. Dr. VURAL FİDAN
Prof. Dr. VURAL FİDAN
Doç. Dr. BELGİN TUTAR
Doç. Dr. BELGİN TUTAR
Doç. Dr. BİLGE TÜRK
Doç. Dr. BİLGE TÜRK
Doç. Dr. ÇİĞDEM TEPE KARACA
Doç. Dr. ÇİĞDEM TEPE KARACA
Doç. Dr. DENİZ HANCI
Doç. Dr. DENİZ HANCI
Doç. Dr. HÜSEYİN SARI
Doç. Dr. HÜSEYİN SARI
Doç. Dr. İBRAHİM ERDİM
Doç. Dr. İBRAHİM ERDİM
Doç. Dr. MUHAMMET YILDIZ
Doç. Dr. MUHAMMET YILDIZ
Doç. Dr. NEVRESTE DİDEM SONBAY YILMAZ
Doç. Dr. NEVRESTE DİDEM SONBAY YILMAZ
Doç. Dr. NİHAT SUSAMAN
Doç. Dr. NİHAT SUSAMAN
Doç. Dr. NURAY ENSARİ
Doç. Dr. NURAY ENSARİ
Doç. Dr. ÖZLEM ÜNSAL
Doç. Dr. ÖZLEM ÜNSAL
Doç. Dr. SELİN ÜSTÜN BEZGİN
Doç. Dr. SELİN ÜSTÜN BEZGİN
Doç. Dr. SERTAÇ DÜZER
Doç. Dr. SERTAÇ DÜZER
Doç. Dr. ŞEYDA BELLİ
Doç. Dr. ŞEYDA BELLİ
Doç. Dr. SEYİT MEHMET CEYLAN
Doç. Dr. SEYİT MEHMET CEYLAN
Dr. Öğr. Üyesi DURSUN MEHMET MEHEL
Dr. Öğr. Üyesi DURSUN MEHMET MEHEL
Dr. Öğr. Üyesi OZAN TÜYSÜZ
Dr. Öğr. Üyesi OZAN TÜYSÜZ
Dr. Öğr. Üyesi SENEM KURT DİZDAR
Dr. Öğr. Üyesi SENEM KURT DİZDAR
Dr. Öğr. Üyesi SERKAN DEDEOĞLU
Dr. Öğr. Üyesi SERKAN DEDEOĞLU
Dr. Öğr. Üyesi YAVUZ SULTAN SELİM YILDIRIM
Dr. Öğr. Üyesi YAVUZ SULTAN SELİM YILDIRIM
Arş. Gör. NİYAZİ GÜNSU KOÇ
Arş. Gör. NİYAZİ GÜNSU KOÇ

Komisyonlarımız

Eğitim Kaynakları Komisyonu
•    Prof. Dr. Mehmet Faruk Oktay
•    Prof. Dr. Cahit Polat
•    Prof. Dr. Tolgar Lütfi Kumral
•    Prof. Dr. Ömer Develioğlu

Müfredat Komisyonu
•    Prof. Dr. Sema Zer Toros
•    Prof. Dr. Hülya Eyigör
•    Prof. Dr. Meltem Akpınar

Ölçme Değerlendirme Komisyonu
•    Prof. Dr. İbrahim Engin Çekin
•    Prof. Dr. Özgür Yiğit
•    Prof. Dr. Yavuz Uyar
•    Prof. Dr. Zeliha Kapusuz Gencer

Program Değerlendirme ve Akreditasyon Komisyonu
•    Prof. Dr. Ayşe Aslı Şahin Yılmaz
•    Prof. Dr. Mehmet Akif Kılıç
•    Prof. Dr. Hüsamettin Yaşar
•    Prof. Dr. Erdem Atalay Çetinkaya
•    Prof. Dr. İbahim Engin Çekin

Tez, Bilimsel Araştırma ve Bilimsel yayın Komisyonu
•    Prof. Dr. İbrahim Sayın
•    Prof. Dr. Güler Berkiten
•    Prof. Dr. Halil Erdem Özel
•    Prof. Dr Selahattin Genç
•    Prof. Dr. Kamil Hakan Kaya

Eğitim Faaliyetlerimiz

 

 

 

Çalışma Konularımız